NEREYE GİDELİM?
CUNDA'DA GÖRÜLMESİ GEREKEN YERLER
Taksiyarhis Kilisesi
Hâlen ayakta kalabilen ve adanın en görkemli yapısı olma özelliğini koruyan kilise Taksiyarhis Kilisesi’dir. Adada inşa edilmiş en büyük kilise olan Taksiyarhis’in 1873 yılında yapılmış olduğu tahmin ediliyor. Kilisenin avlusuna üçgen alınlıklı anıtsal bir kapıdan girilir. Yapı bazilika şeklindedir ki bu mimari özellik Bizans dönemi mimarisinde sık kullanılmıştır. Kilisenin merdivenleri, pencereleri ve kemerleri bölgeye özgü sarımsak taşından yapılmıştır.
Panagia Kilisesi (Panaya Kilisesi) - 1850 ( Cunda )
Adanın yukarı bölümünde Bakkal sokağının başındadır. Günümüzde yapıdan geriye, üç beden duvarıyla bu duvarlar üzerindeki pencerelerin içine yerleşen muhteşem bir manzara kalmıştır...
Agios Yannis Kilisesi ( Sevim ve Necdet H. Kent Kitaplığı )
Patrik Teodosios zamanında İstanbul’daki Fener Rum Patrikhanesi’ne bağlanan manastırın ana kilisesi kuzeybatı kısmında bulunmaktadır. Bu Şapel de mimarisiyle manastırın vazgeçilmez bir parçasıdır. Günümüzde yıllar yılı harap bir şekilde kalan değirmen ve kilise; Rahmi M. Koç’un kültür varlığı olan bu eski eserlerin kurtarılmasına yönelik girişimleri, maddi-manevi katkıları ile restore edilmiş ve böylelikle Alibey Adası 07.08.2007 tarihinde önemli bir kitaplığa kavuşturulmuştur.
Ai Dimitri Ta Salina Manastırı
Rumlar döneminde adada bulunan en güzel manastır, hiç kuşkusuz, Ai Dimitri Ta Salina Manastırı’dır. Bu manastır Türkler arasında Ayışığı Manastırı olarak bilinir. Manastır, adanın Pateriça bölgesinde yüksek bir tepenin denizle buluştuğu bir noktaya inşa edilmiştir. Pateriça bölgesine keyifli bir yürüyüş yoluyla ulaşabilirsiniz, böylece hem manastırı görmüş hem de Cunda manzarasına farklı bir açıdan bakma imkânı bulmuş olursunuz.
Cunda Aşıklar Tepesi
Rahmi Koç tarafından restore ettirilen yel değirmeni şu an kütüphane ve cafe olarak hizmet vermektedir. Cunda Adası ziyaretlerinde adayı kuş bakışı izleyip, sıcak bir çay eşliğinde kitabınıza göz gezdirebileceğiniz eşsiz bir yerdir.
Despot Evi
Despot Evi, Yunanistan’ın devlet olduğu gün toplanan büyük miktardaki bağışlarla yapılmış gösterişli bir yapıdır. Binayı inşa ettiren Despot 15 yıl burada yaşadıktan sonra, bina, Osmanlı Hükümet Sarayı olarak kullanılmaya başlanmıştır. Mübadeleden sonra bina öksüzler yurdu olarak kullanılmış ama bu yurt da başka yere taşınınca Despot Evi yalnızlığına ve yıkıma terkedilmiştir.
Taş Kahve
Cunda’nın sembollerinden biri olan yüksek tavanlı Taş Kahve’de mutlaka oturup çay, kahve veya ada çayı içmelisiniz. Burada yapacağınız kahvaltının da tadı damağınızda kalacaktır. Ada halkının buluşma noktası olan bu kahve aynı zamanda turistlerden de büyük ilgi görür.
AYVALIK'TA GÖRÜLMESİ GEREKEN YERLER
Panaya Kilisesi ( Hayrettin Paşa Camii )
Ayvalık'ın ilk kiliselerinden biriydir. Diğer eserlerden farklı olduğu çok bellidir. En başta bu ahşapbir yapıdır. Bu eserin neredeyse aynısı 13 Nisan caddesi üzerinde de vardır. Lakin köhne, hatta yıkılmışdurumda..
Ayvalık Saatli Camii
Ayvalık'ın simgesi olmuş bir kaç yapıdan birisi de merkezde bulunan Saatli Cami'dir. Mübadele öncesinde, Ortodoks Hristiyan cemaatin kilisesi olan mabed artık Müslüman cemaate cami olarak hizmet ediyor.
Ayvalık Çınarlı Camii
Kilise Ayvalık halkının ekonomik ve siyasal yönden en güçlü olduğu dönem olan özerklik döneminde inşa edilmiştir. (1790’lı yıllarda tamamlanmıştır.) Yapı 1923 yılında camiye çevrilmiştir. Dikdörtgen bir görüntü oluşturan kilisenin planı Yunan Haçıdır. Kilise kısmen eğimli düz bir alan üzerine inşa edildiğinden organik ve ızgara dokular bir arada kullanılmıştır. Kilisenin toplam alanı 2800 m², kilise yapı taban alanı ise 600 m²’dir.
Agia Triyada
Adada inşa edilmiş ilk kilisedir Agia Triyada. Rumlar adada 1922’ye kadar yaşadığı için bu zamana kadar kilise korunmuş ama Rumlar gittikten sonra kilise kendi hâline bırakılmış. O dönemin en güzel kilisesinden, ne yazık ki, günümüze çok az şey kalmış ama yine de Cunda gezinizin bir parçası olmaya değer.
Ayazma Kilisesi
Kemal Paşa Mahallesinde binalar arasında kaybolmuş olan Ayazma kilisesi içindeki su kutsal kabul edildiğinden Ayazma Kilisesi yâda Faneromeni Kilisesi diye adlandırılmaktadır. Adının karşılığı “kutsal su” anlamına gelmektedir.
Ayazma Kilisesi nin girişindeki alınlıkta 1890 yazmaktadır. Ayvalık’ın geç dönem yapısıdır. Kilise bu tarihte yapılmıştır. Düz bir zemin üzerinde yer alan kilise ızgara planlı doku özelliği taşımaktadır.
Cennet Tepesi
Ayvalık’ın Armutçuk bölgesinde bulunan, çok fazla yüksekte olmayan Cennet Tepesi gerek ulaşım kolaylığı gerekse sizlere sunduğu muhteşem manzarası ile birçok kişinin gece ve gündüz uğrak noktası haline gelmiştir. Tepenin aşağısına doğru kurulmuş yerleşke “Armutçuk” bölgesi olarak anılır.Yamaç’ın arkası ise organize sanayi bölgesidir.
SARIMSAKLI 'DA GÖRÜLMESİ GEREKEN YERLER
Şeytan Sofrası
Eski bir lav birikintisi olan şeytan sofrası tepesi yuvarlak bir sofraya benzemektedir. Üzerinde cafe ve restoranların bulunduğu kara parçası, demir kafes içinde şeytana ait olduğu söylenen kocaman bir ayak izi bulunmaktadır.
Sarımsaklı Kumsalı
Küçükköy beldesi koyları adaları ile dantel gibi örülmüş Ege Denizinin 25 kilometrelik sahil şeridini kaplayan orman, kumsal, güneş zenginliği olan bir beldedir. Yörenin tarih önündeki gizemli örtüsü kaldırıldığında altından çok görkemli buluntuların çıkacağına inanılmaktadır.